1

Domuz Gribi Virüsü Hakkında

Kategori : Sağlık Köşesi

Domuz gribi aslında normal bir solunum yolu hastalığı. Domuzlar da insanlar gibi grip hastalığına yakalanıyor. Hastalık bulaşıcı, ancak ölüm vakalarına ender rastlanıyor. 

Peki, şu an gündemdeki domuz gribini bu kadar tehlikeli yapan ne? 

Tüm grip virüsleri gibi domuz gribi virüsü de sürekli değişme özelliğine sahip. 

Domuza aynı zamanda hem domuz, hem kuş hem de insanlardan grip virüsleri bulaşması durumunda genler arasında bir etkileşim oluyor ve böylece ortaya yeni bir virüs tipi çıkıyor. 

YİYECEKLERDEN BULAŞMIYOR 

Amerikan salgın hastalıklarla mücadele dairesi, domuz gribi virüsünün yiyeceklerden bulaşmadığını belirtiyor. 

Ancak domuz gribi çok hızlı bir şekilde yayılabiliyor. Virüsler domuzdan doğrudan insana ya da insandan domuza bulaşabiliyor. 

SALGIN POTANSİYELİ VAR

Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Margaret Chan, yeni domuz gribi vakalarının bir salgına dönüşme potansiyeli taşıdığı uyarısında bulunarak, bu virüse karşı bağışıklığın insanlarda henüz gelişmemiş olduğunu belirtti. 

TEDAVİYE YANIT ALINIYOR 

Şimdiye kadarki domuz gribi vakalarından, normalde gribe karşı daha zayıf olan çocuk ya da yaşlıların değil, daha çok genç, sağlıklı yetişkinlerin etkilenmiş olması da dikkat çekiyor. 

Hacker, bunun nedenini henüz açıklayamadıklarını kaydediyor. Meksikalı yetkililerin, hastalığa yakalananların yüzde 60ının tedaviye yanıt verdiğini ve durumlarının iyiye gittiğini açıklaması ise olumlu bir gelişme olarak görülüyor. 

ELLERE DİKKAT! 

Mevcut virüsün değişime uğrayarak tedavi edilemez hale gelmesi ise en büyük endişe kaynağı. Hacker, virüslerin değişime uğraması olasılığının göz ardı edilemeyeceğini, bu konuda beklemekten başka yapacak bir şey olmadığını belirtiyor. 


Domuz etinin yenmesi bir tehlike içermiyor. Bu çok önemli. Bunun dışında ellerin temizliği büyük önem taşıyor. Virüsün öksürme, hapşırma, yakın mesafede konuşma gibi hava yoluyla bulaştığı da bilinmeli. Ateşin 38 derecenin üzerine çıkması, şiddetli öksürük, eklem ağrıları, iştahsızlık gibi belirtiler görüldüğünde derhal doktora başvurmalı. 

h1n120virc3bcsc3bc

 

Gripten korunmak için yapabileceğimiz 3 şey 

Mikropların canlı dokuya yerleşmesi ve hastalık yapması enfeksiyondur. Her enfeksiyon hastalığının farklı belirtileri olmasına rağmen, ateş, halsizlik, eklem ağrıları, üşüme, titreme, öksürük ve ishal genel belirtilerdir. 

Enfeksiyon oluşumunu neler etkiler? 

Yaş, beslenme durumu, rutin başka bir hastalığın olması(şeker, kalp, kanser gibi).

Enfeksiyonlar nasıl bulaşır?

Solunum

Sindirim

Temas

Enfeksiyonlardan korunmak için temelde yapabileceğimiz 3 yöntem var.

1. Ellerinizi yıkayın

Enfeksiyon oluşumunda en etkili organdır. 

En az 15 sn, sabun ve sıcak su kullanılarak eller yıkanmalıdır.

Yemeğe başlamadan,tuvaletten sonra, para alışverişinden sonra, evcil hayvan temasından sonra eller mutlaka yıkanmalıdır. 

2. Öksürürken ağzınızı ve burnunuzu kapatın 

Birçok hastalık öksürük ile bulaşır. Öksürdüğümüzde mikroplar kontrol edemeyeceğimiz kadar uzağa yayılır. Hastalandığınızda öksürüğünüzü kontrol etmeniz enfeksiyon yayılmasını önleyebilir. 

Mendil kullanın, kullanılmış mendilleri tekrar kullanmayın. 

Mendil yoksa, öksürük sırasında ağzınızı ve burnunuzu dirseğiniz veya elinizle kapatın. Elinizi kullandıysanız hemen yıkayın. 

3. Yakın temastan kaçının 

Ateş veya bulaşıcı bir hastalığın belirtileri varsa evde kalın, başkaları ile görüşmeyin.

Evdeki diğer bireylere hastalığı bulaştırmamak için maske kullanın. 

Bu 3 adıma dikkat ederek enfeksiyon hastalıklarının yayılmasını önleyebiliriz.

xz38

Domuz Gribine Karşı Bağışıklığı Güçlendiren Beslenme Önerileri  

Ülkemizde hızla artan Domuz Gribi vakaları halk arasında paniğe yol açıyor. Salgından korunmak için alınan birçok önlemin yanı sıra beslenmenin de önemini unutmamak gerekiyor. Herhangi bir hastalık sırasında savunma yani bağışıklık sisteminin vücudu enfeksiyonlara karşı korumaya çalıştığını belirten Acıbadem Bakırköy Hastanesi Beslenme ve Diyet uzmanı Hülya Günsoy, enfeksiyonlarla savaş halindeki vücudun bağışıklık sistemini güçlü tutmanın elimizde olduğunu, bunun da yeterli ve dengeli beslenme ile sağlanabildiğini belirtiyor. 



Koruyucu Beslenme Önerileri

Temel besin gruplarında dengeli dağılım temel kural

Süt ve süt ürünleri, et, balık ve kümes hayvanları, sebze ve meyveler, tahıllar dört temel besin grubunu oluşturur. Dört temel besin grubunu oluşturan çeşitli besinler, günde en az 3 ana, 3 ara öğünde yeterli miktarda tüketilmeli. 

En Yararlı Mikroorganizmalar: Probiyotikler

Bağışıklık sistemini güçlendiren yararlı mikroorganizmaları (probiyotikleri) içeren süt, yoğurt veya kefir günde en az 2-3 porsiyon/bardak tüketilmeli.

A ve C Vitaminin yanı sıra antioksidanların önemi büyük

Bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi olan A ve C vitamini ve antioksidanları içeren havuç, brokoli, kabak, lahana, karnabahar, maydanoz gibi sebzelerin yanı sıra portakal, mandalina, greyfurt, elma mevsim meyveleri ve antioksidan etkisinden dolayı nar bol tüketilmeli.

Suyun Yanı Sıra Taze Meyve Suları 

Vücut ısısını dengede tutabilmek amacıyla bol sıvı alımı yapılmalı. Her gün en az 2-2,5 litre su içilmeli. Gerek C vitamini ihtiyacının karşılanmasında gerekse de sıvı alımına katkı sağlaması açısından taze sıkılmış meyve sularının tüketimi sıkça yapılmalı.

E vitaminin önemi de kaynağı da çok

Bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde önemli etkiye sahip E vitaminini sağlamak için yeşil yapraklı sebzeler, fındık, ceviz gibi yağlı tohumlar ve kuru baklagiller yeteri miktarda tüketilmeli. 

Güneş yok, D vitamini ihtiyacı çok

Kış mevsiminde güneşten alınan D vitamininden de yoksun kalınıyor. Özellikle kemik ve diş gelişimi için önemli olan D vitaminin diğer bir kaynağı olan balık, artan D vitamini gereksinimini karşılamak için kışın daha fazla tüketilmeli.

Yağ tüketiminde tercih sıvı yağ 

Yağ tüketimine özellikle dikkat edilmeli, katı yağlar yerine sıvı yağların tüketimine özen gösterilmeli.

İyi beslenirken kilo alımına dikkat

Kilo kontrolünün sağlanması için kepekli ekmek, makarna, bulgur gibi tam tahıl ürünlerinin tüketilmesine dikkat edilmeli. Tatlı olarak sütlü tatlılar ve meyve tatlılarının tercih edilmeli ve hareketsizlik nedeniyle artan sindirim problemlerinin önlenmesi için fiziksel aktivite yapılmalı. 

Enerji için çok fazla tatlı ve yağlı yiyecek tüketilmemeli

Soğuklarla birlikte vücut ısısını yükseltmek için enerji açığı ortaya çıkar. Ancak bu enerji açığının yağlı yiyeceklerle (fastfood, kızartma, kavurma), tatlı ihtiyacının da aşırı şekerli tatlılarla (hamur işi, şerbetli) karşılanmaması gerekiyor. Dört temel besin grubunu oluşturan besinlerden eksik ve yetersiz tüketmek vücudumuzun bağışıklık sistemi zayıflatıyor ve vücudu hastalıklara karşı savunmasız hale getiriyor.

Tazesi yok diye beslenme az çeşit sebzeyle sınırlanmamalı

Mevsimsel nedenlerden ötürü tazesi bulunamadığı için daha az tüketilen sebzeler, kışın da aynı sıklıkla tüketilmeli. Bu amaçla dondurulmuş veya konserve edilmiş sebzeler kullanılarak yiyecekler çeşitlendirilebilir.

Et yine vazgeçilmez

Haftanın 2-3 günü kırmızı et, diğer günler de beyaz et veya balık öğünlerimizin vazgeçilmez yiyeceği olmalı.

Domuz Gribine Yakalananlar Nasıl Beslenmeli? 

Sağlıklı kahvaltı şart

Mutlaka kahvaltı yapılmalı. Kahvaltıda, ayaküstü atıştırılan poğaça, börek gibi yağlı besinler yerine peynir, yumurta (yetişkinlerde haftanın her günü olmaması kaydı ile), zeytin veya ceviz, mevsim yeşillikleri, açık çay, ıhlamur, bitkisel çaylar veya taze sıkılmış meyve suyu olmalı. 

Öğlen ve akşam, besinlerde dengeli dağlım

Öğlen ve akşam öğünleri de sağlıklı besinlerden seçmeli. Sıvı alımını destekleyen çorba, ızgara, haşlama veya buğulama yapılmış kırmızı et, tavuk, hindi veya balık, mutlaka sebze yemeği, mevsim yeşillikleri ile yapılmış salata, yoğurt ve bol tahıl içeren ekmek çeşitleri seçilmeli. 

Sağlıklı kaynaklardan sıvı tüketimi

Grip ile daha da artan sıvı ihtiyacının (2,5-3 litre) önemli bir kısmını su olarak karşılanmalı. Su dışında da bitkisel çaylar (ıhlamur, kuşburnu, adaçayı, ekinezya, yeşil çay, vb.) ve taze sıkılmış meyve suları içilmeli.

5 porsiyon sebze-meyve

Günlük toplam 5 porsiyon taze sebze ve meyve tüketmeye özen gösterilmeli. Sebze ve meyveler çok iyi yıkanmalı, haşlanan sebzelerin suları dökülmemeli, kendi suyu içinde pişirilmeli ve vitamin kaybının önlenmesi gerekir.

Probiyotikler çok yararlı

Probiyotik(yararlı mikroorganizmalar) içeren süt, yoğurt veya kefir günde en az 2-3 porsiyon/bardak tüketilmeli.

Yağ alımı yine az miktarda

Yağlı kızarmış yiyeceklerden uzak durularak, günlük yağ alım miktarı azaltılmalı. 


 

ismail 01-12-2009 09:45

    Gripten Korunmanın Yolları

    Aylin Aylin Demir Avatar

    Kış, insanların en çok gribe yakalandığı mevsimdir. Belirtiler tanıdıktır, ilk olarak boğazda bir karıncalanma, ardından hapşırık gelir; nihayet burun akmaya başlar. Bunlara bir de baş, eklem ve boğaz ağrıları, öksürük eklenir ve ateş çıkar. Teşhis: grip. Çoğu zaman buna yol açan zayıf bir bağışıklık sistemidir. Soğuk algınlığına neden olan yaklaşık 200 çeşit virüse karşı bağışıklık sistemini güçlendirmek gerekir.

    Soğuk duş

    Her sabah soğuk bir duş, özellikle burun - gırtlak bölümünde kan dolaşımını düzenler ve saldırgan virüslere karşı iyi bir savunma oluşturur.

    Sauna

    Saunada terledikten sonra soğuk suyla dolu bir küvete girmek çok önemli. Soğuk suyun uyarıcılığı damarları hareketlendirir, metabolizmayı düzenler ve bedenin serbest radikallere karşı savunma gücünü çoğaltır.

    Ayaklara dönüşümlü sıcak - soğuk su banyosu

    Her iki ayağınızı yaklaşık 12 derece soğukluktaki suya daldırın, bir kaç dakika sonra 40 derece sıcaklıktaki suya sokun. Bir kaç defa tekrar edin. Burada dikkat edeceğiniz nokta, daima soğuk suyla bitirmeniz. Bu uygulama, ağız ve gırtlak bölümündeki mukozanın sıcaklığının bir derece yükselmesini sağlar. Bu bir derecelik fark ise, hastalığa yol açan virüsleri anında öldürür.

    Dayanıklılığı arttırıcı egzersizler

    Bisiklete binmek veya yürüyüşe çıkmak (en azından haftada iki defa), vejetatif sinir sisteminin düzenleme yeteneğini artırır. Ayrıca vücudun serbest radikallerden korunma mekanizmasını güçlendirir.

    Doğru beslenme

    Sağlıklı ve vitamin açısından zengin besinler yemelisiniz. A vitamini (süt, balık), C (narenciye), ve E (bitkisel yağlar, bakliyat) antioksidan özelliklere sahip besinlerdir. Soğan ve sarımsak, grip virüslerini öldüren bitkisel yağları içerir.

    Diş etini fırçalamak

    Dişlerinizle beraber, diş etinizi, damak ve dilinizi de fırçalamayı unutmayın. Bu işlem, mukozanın virüslere karşı dayanıklılığını artırır. Bağışıklık sistemini güçlendiren bir diğer etmen de, soğuk suyla yapılan gargara.

    Doğru giysiler

    Bir tek kalın giysi yerine, bir kaç tane ince giysiyi üstüste giymek daha iyidir. Ayakların üşümesini engellemek için saf yün çoraplar ve sağlam, kalın ayakkabılar kullanılmalı.

    Oda sıcaklığı

    Odayı aşırı ısıtmayıp devamlı havalandırın. En iyisi, bir kaç damla bitki özlü yağ (ör.nane yağı) damlatılmış nemli bezleri ısıtma cihazınızın üzerine serin.

    Kış uykusu

    Soğuk mevsimlerde, vücudun enerji ihtiyacı artar. Bu nedenle daha uzun süre dinlenmek gerekir. Yani yeterince uyumak çok önemlidir.

    Güneşe çıkın

    Fırsatını buldukça güneşe çıkın. Doğal ultraviyole ışınları, bedenin savunma mekanizmasını uyarır. Böylece, kemik oluşumu ve kalsiyum dolaşımı için önemli olan D vitamini üretimi artar. Güneş ışığı ayrıca kış depresyonlarına yol açan "üzüntü" hormonu, Melatonin in üretimini azaltır.

    01-12-2009 09:47
      Gelişmiş editor için Javascript açık olmalıdır
      En ucuz ve En kaliteli spor aletlerin tanıtımı burada
      Üyelerin eklediği ürünlerden sitemiz sorumlu değildir
      Spor aletlerindeki ürün resimleri üretici firmalarına aittir.""Spor Aletleri © 2009 ""